Feeds:
Yazılar
Yorumlar

Archive for the ‘Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği 2 – Milan Kundera’ Category

397926

 

GERÇEK YAŞAMAK

 Sabina için gerçek yaşamak, ne kendi kendimize ne de başkalarına yalan söylememek, ancak insanlardan uzak olunduğunda mümkündü; yaptığımız işlere başkasının gözü değdiği an; ister istemez  o göze hoş görünmeye çalışırız ve yaptığımız hiçbir şey dürüstçe olmaz. Bizi seyreden birilerinin olması, bizi seyredenleri bir türlü aklımızdan çıkaramamak, yalanlar içinde yaşamak demektir. Sabina, kişilerin kendilerine ve dostlarına ilişkin bütün sırları eleverdikleri edebiyat türünü aşağılık bulurdu. Gizliliğini kaybeden her şeyini kaybetmiş demektir, diye düşünürdü Sabina. Hele bundan kendi iradesiyle vazgeçen kişi canavardı. Sabina’nın yaşadığı aşkı gizli tutmaktan en ufak bir acı duymaması da bundandı işte. Tam tersine, ancak böyle davranarak gerçek yaşayabilirdi o.

 Öte yandan Franz, yaşamının özel ve kamusal olarak ikiye bölünmesinin bütün yalanların kaynağı olduğuna emindi; kişi özel yaşamında başka bir şeydi, başkalarıyla birlikteyken bambaşka bir şey. Franz için, gerçek yaşamak, özel ile kamusal arasındaki engelleri yıkmak demekti. Andre Breton’un içini herkesin görebileceği ve sır namına bir şey barındırmayan camdan bir evde yaşamanın arzulanırlığı üzerine söylediklerini dilinden düşürmezdi Franz.

 

Milan Kundera—

Read Full Post »